Zemherin, sevdiği adamın kalbini kazanmak için her şeyi yapmaya hazırdı. Aşkın kör edici gücüyle, mantığının sesini susturmuş ve tehlikeli bir yola girmişti. Arkadaşı Şule’nin desteğiyle, Ammar cinlerinden yardım alarak bir büyü yapmaya karar verdi. Bu büyü, Zemherin’e umut ışığı gibi görünmüştü. Sevdiği adamın ona aşık olacağına ve sonsuza dek mutlu olacaklarına inanıyordu.
Ancak, Zemherin’in bilmediği şey, cinlerin gücünün her zaman bir bedeli olduğuydu. Büyü işe yaradı ve sevdiği adam ona ilgi göstermeye başladı. Fakat bu mutluluk kısa ömürlü oldu. Lanetin etkisiyle, Zemherin’in etrafındaki insanlar birer birer zarar görmeye başladı. Sevdiği adamın ona olan ilgisi saplantılı bir hale dönüştü ve Zemherin’i kontrol etmeye başladı. Arkadaşı Şule, lanetten etkilenerek hastalandı ve Zemherin’i yalnız bıraktı.
Zemherin, cinlerin gücüyle elde ettiği şeyin bedelini ağır bir şekilde ödüyordu. Sevdiği adamı kaybetmenin korkusu ve lanetin yarattığı tahribat, onu içinden çıkılmaz bir duruma sürükledi. Lanetten kurtulmak için her şeyi denedi, fakat her çabası başarısızlıkla sonuçlandı. Ölüm bile bir çözüm gibi görünmeye başlamıştı. Zemherin, umudunu kaybetmemek için çırpınıyordu, fakat her geçen gün karanlığa biraz daha gömülüyordu.