Yakın bir gelecekte yaşanmış dehşet verici kıyamet sonrası Los Angeles’ta, insanlığı yeraltı sığınaklarına mahkum eden bir nükleer felaket yaşandı. Yeryüzü, vahşi mutantlar ve acımasız haydutlar tarafından yönetilen bir cehenneme dönüştü. Masum insanlar, hayatta kalmak için sığınağa sıkışmışlardı. Ancak, Vault 33’ten çıkmaya kararlı bir genç kadın, babasını bulmak üzere yıkık dökük dünyaya cesurca adım attı. Sığınaktan çıktığında, onu yıkılmış bir dünya ve tehlikelerle dolu bir manzara karşıladı. Radyoaktif artıkların arasında yaşayan yaratıklar, insan avına çıkmış vahşi gruplar… Ancak genç kadının kararlılığı, onu babasının izini sürmeye iterken, her adımda hayatta kalmak için savaşmak zorunda kaldı. Los Angeles’ın harabeleri arasında ilerledikçe, insanlığın unuttuğu insanlık değerlerini yeniden hatırladı. Zorlu mücadelelerle dolu bir dünyada bile umut, cesaret ve dayanışma varlığını sürdürüyordu. Karanlık güçlerin baskısı altında, genç kadın güçlü bir direniş ruhuyla ilerledi.