Viktorya Dönemi’nin kasvetli atmosferinde, Burgue kasabası hem tarihi hem de mistik bir dönüm noktasına ev sahipliği yapıyor. Savaşın yıkıcı etkilerinden kaçan insanlar, vampirler ve diğer mitolojik varlıklar bu küçük kasabayı bir sığınak olarak benimsemiştir. Fakat, bu çeşitliliğin beraberinde getirdiği karmaşa, halk arasında büyük bir gerilim yaratır. Göçmen nüfusunun hızla artması, kasabanın sosyal dengesini alt üst ederken, mitolojik yaratıklar hayatta kalmak için giderek tehlikeli yollara başvurur. Karnaval Sokağı’nda bir seri katilin ortaya çıkışı, mevcut belaları daha da derinleştirir ve halkı panik içinde bırakır. Hükümet bu kaosu görmezden gelirken, savaşın karanlık yüzüyle birçok kez yüzleşmiş olan dedektif Rycroft Philostrate, şehri kurtarma ve seri katili yakalama çabasıyla harekete geçer. Ancak Philostrate, mülteci bir peri olan Vignette Stonemoss’un Burgue’e gelişiyle geçmişin gölgeleriyle yeniden karşılaşmak zorunda kalır. Aralarındaki beklenmedik ilişki, onları hiç beklemedikleri bir yola sürükleyecektir.