Sinan, hayatını kör bir şair olarak sürdürmek zorunda kalan bir adamdır. Üç yaşında görme duyusunu kaybetmiş olmasına rağmen, körlüğüyle barışık bir şekilde yaşamını idame ettirir. Eşi Nilgün, Sinan’ı ameliyat olmaya ikna ederek ona yeniden görme dünyasını açmayı dener. Ameliyat başarılı olur ve Sinan, belirsiz de olsa görmeye başlar. Ancak bu yeni dünya, onun için beklenmedik zorluklarla doludur. Nilgün, bu zorlukların körlüğü sırasında kazandığı alışkanlıklardan kaynaklandığına inanır ve Sinan’ın yeni hayatına uyum sağlaması için baskı yapar. Sabretmesi gerektiğini ve her şeyin zamanla düzeleceğini sürekli hatırlatır. Fakat Sinan, bu değişime bir türlü uyum sağlayamaz. Bu süreç, çiftin ilişkisinde derin bir gerilim yaratır ve trajik bir hesaplaşmanın eşiğine getirir onları. İşler daha da karmaşıklaşırken, doktor Sinan’a yeni bir ameliyat olmazsa tekrar karanlık bir dünyaya dönebileceğini açıklar. Artık Sinan için zorlu bir karar vermenin zamanı gelmiştir.