Çocuk parkının neşeli atmosferi, salıncakların öne doğru ritmik hareketiyle doluken, bir trajedi aniden bu mutlu manzarayı yırtar. Gözlerden uzak bir köşede, yerde yatan bir çocuğun kanla kaplı bedeni, insanları şok eden bir tabloya dönüşmüştür. On dört yaşındaki genç, kafasında açılan kurşun yarasından akan kanla boğuşurken, hayatının son nefeslerini vermektedir. Ölümün soğuk varlığı, etrafı sarmış, her an daha da yaklaşarak acıyı ve korkuyu yoğunlaştırmıştır. Yerdeki bu acı dolu manzara, arkasında daha fazla dehşet verici bir sahneyi saklar. Titreyen elleriyle hala dumanı tüten bir silahı tutan en yakın arkadaşı, donmuş bir şekilde olayı izlemektedir. Suçun sınırları belirsizdir ve masum sandığımız çocuklar, aniden karanlık birer canavar haline dönüşebilirler. Bu kalp parçalayan hikaye, ihmal, yoksulluk veya toplumsal dışlama gibi sebeplerle kaybolmuş masum çocukların yaşamını ele alır. Şiddetin artması sadece kenar mahallelerde yaşayanları değil, toplumun her kesimini derinden etkiler. Bu toplumun ortasında, suçsuz masum insanları korumak için mücadele eden bir dedektif, bir tanığın cinayete kurban gitmesinden sorumlu tuttuğu uyuşturucu satıcısının peşine düşer. Ancak bu süreçte, beklenmedik tehlikelerle ve dram dolu olaylarla karşılaşırken, hayatının en derin anlamlarını içeren bir mücadele yaşayacaktır.