23 Mayıs 1981, Barselona. İspanya, parlamentoya yönelik darbe girişiminin yalnızca üç ay öncesine kadar yaşandığı bir dönemde, şehrin göbeğinde sarsıcı bir olay yaşanır. Maskeli 11 adam, Barselona Merkez Bankası’nın ana binasına baskın yaparak, sadece parayı değil, ülkenin geleceğini de hedef alır. Ancak bu soygun, ilk başta görülenden çok daha tehlikeli bir hale gelir. Soyguncuların amacı yalnızca parasal kazanç değildir; bankada tuttukları 200’den fazla rehineyle, İspanya’nın yeni kurulan demokrasi sistemini alt üst etmeye yönelik bir tehdit başlatmışlardır. Hükümeti köşeye sıkıştıran talepleri ise açık ve kesindir: 23F darbe girişiminin sorumlusu Yarbay Tejero ve diğer üç üst düzey yetkili serbest bırakılmalıdır. Aksi takdirde rehinelerin hayatı tehlikeye girecektir. Soygun ve darbe tehditlerinin birbirine kenetlendiği bu kaotik kriz, sadece İspanya’yı değil, tüm dünyayı derinden sarsar. Yeni kurulan demokrasiye yönelik bu vahim meydan okuma, nasıl bir sonuca yol açacaktır?