Bir zamanlar pop müziğin zirvesinde fırtınalar estiren Technoboys, tarihin tozlu sayfalarında kaybolmuş bir efsane gibi görünüyordu. Ancak, müziğin büyülü dünyasında geçmişin yankıları hâlâ güçlü bir şekilde hissediliyor. Grubun üyeleri, yılların ardından tekrar bir araya gelerek, kaybolmuş zamanlarının peşinden gitmeye karar verdiler. Bu dönüş, sadece eski günlerin unutulmaz anılarına dönüş değil, aynı zamanda müziğin yeni akımlarına ve genç yeteneklere karşı bir meydan okuma anlamına geliyordu. Artık pop müzik sahnesi, eski klasiklerin yerini hızla değişen ve sürekli evrilen melodilerle doldurulmuş durumda. Bu karmaşık ortamda, Technoboys’un hem müzikal hem de kişisel mücadeleleri başlamıştı. Alan, grubun solisti olarak, müzik kariyerini eski ihtişamına kavuşturmakla kalmayacak, aynı zamanda geçmişte kalbini kıran eski sevgilisi Melena’nın izini sürmek zorunda kalacaktı. Bu yolculuk, sadece müzikal bir yeniden doğuş değil, aynı zamanda kişisel bir dramın da merkezinde yer alacaktı.