Bob ve Amy, aşklarını zamanın kıyısında kucaklamış, derin duygularla örülmüş bir yaşamın içinde yol almışlardı. İki sevgili arasındaki bağ, zamanın sınavından geçmiş, ancak şimdi önlerinde yeni bir meydan okuma belirmişti. Amy’nin evlat edinme isteği, Bob’un ise önceliklerindeki değişimle çatışıyordu. İşsizlikle boğuşan Bob’un, çocuk sahibi olmanın doğru zamanı olmadığını düşünmesi, ikisinin arasında büyük bir iç çatışmaya yol açmıştı. Ancak yaşam, bazen beklenmedik sürprizlerle doluydu ve bu sürprizler insanların hayat görüşlerini bile değiştirebilirdi. Tamircinin oğlunun hamile kız arkadaşıyla tanışmaları, Bob ve Amy için beklenmedik bir dönüm noktası olabilir miydi? Belki de bu karşılaşma, ikisinin yaşamlarında yeni bir yön çizecek, onlara umut dolu bir gelecek sunacaktı. Ancak belirsizliklerle dolu bu süreç, aynı zamanda derin bir iç hesaplaşmaya da zemin hazırlıyordu. Bob ve Amy için, önlerindeki bu belirsizlik dolu dönemeç, hem yeni bir başlangıca hem de kendi iç dünyalarıyla yüzleşme fırsatına dönüşebilirdi. Zaman, her şeyi açığa çıkaracak olan hakem olacaktı.